Dim Mağarası: Zamanın gizemleriyle örtülü bir mağara

Doğanın büyüsünü hissetmek ve yeraltının derinliklerinde saklı sırlara dokunmak istiyorsanız, Türkiye'nin doğal cevherlerinden biri olan Dim Mağarası Mağarası'nı mutlaka ziyaret edin. Alanya'ya sadece 12 kilometre uzaklıkta bulunan bu mağara, tüm ziyaretçilerini memnun eden ve etkileyen gerçek bir yeraltı dünyası harikasıdır.

Antik Tarih

Dim Mağarası, yaklaşık bir milyon yıl öncesine dayanan zengin tarihiyle Türkiye'nin en büyük mağaralarından biridir. Araştırmacılar tarafından 1986 yılında keşfedilmiş ve 1998 yılında turistlerin ziyaretine açılmıştır. Burayı çevreleyen efsaneler ve mitler, burada yaşadığı varsayılan eski uygarlıklarla bağlantılıdır.

Mağaranın iç dünyasının harikaları

Mağara 410 metre boyunca uzanmakta ve her biri benzersiz özelliklere sahip dört büyük salondan oluşmaktadır. "Kabuk Salonu", "Organ Salonu", "Doğal Havuz Salonu" ve "Göl Salonu", binlerce yıl içinde oluşarak tuhaf şekiller meydana getiren sarkıt ve dikitlerle doludur.

En etkileyici dikitler 15 metre yüksekliğe ulaşmakta ve yapay aydınlatma bu dikitlerin ihtişamını artırarak mistik bir gerçeklik izlenimi yaratmaktadır.

Mağaranın özellikleri

Başlıca cazibe merkezlerinden biri, girişten yaklaşık 17 metre derinlikte bulunan yeraltı tuz gölüdür. Göl yaklaşık 200 metrekarelik bir alanı kaplamaktadır ve berrak sularının iyileştirici özelliklere sahip olduğu ve dünyanın her yerinden turistleri çektiği söylenmektedir.

Turistler için olanaklar

Mağara, yaklaşık 360 metre uzunluğunda, kendi bölgesinde rahatça hareket etmenizi sağlayan uygun yollar ve köprülerle donatılmıştır. İçeride, yılın herhangi bir zamanında ziyaret için hoş koşullar sağlayan yaklaşık 18 santigrat derecelik sabit bir sıcaklık korunmaktadır. Turdan sonra çıkıştaki kafede Dim Nehri'nin panoramasının tadını çıkararak dinlenebilirsiniz.